Öznel mutluluk üzerine dayalı bir dünyayı hayal edemiyorum. Hayatımızdaki sistematik başarılar, fonksiyonel kararları daha iyi almamıza yardımcı oluyor sadece. Alanımızı oluşturmak, ilerlemek ve sonrasında konfor alanımıza bağımlı hale gelmek… Bütün olarak ele alındığında acı bir ağırlık.
Bu halkayı nasıl tarif edebiliriz peki?
Her seyirci kendi deşifresini yaparak bu halkaya dahil olmalı ama hala eksiklik var.
Değer kazandırmam gereken, saf sezgilerime dayalı olanı arıyorum ya da gerçekleştirmek istiyorum. Kendini gerçekleştiriyorsun ancak evrenselliğe giden bir halka eksik hala. Tüm yapılar birbiriyle etkileşim haline giriyor ancak en etkin güç, boyutunu şekillendiremiyor ve olasılıklarım tek başına yeterli değil.
“Sevgi insanın var oluş sorununun yanıtıdır. Sevgi olmadan insanlık bir gün için bile var olamaz.” demiştir Erich Fromm. İnsan, ötekinin bağlamına dahil olduğunu hissettiğinde tehlikeye daha yakın olduğunu düşünüyor her defasında… Baştan tasarlayacağınız yeni bir kavram ve hala bir halka eksik. Sınırlı tutkuyla ortaya çıkacak olan bir bulut eksik ve var oluş sorununun yanıtı bu bulutun içinde.
Sevgiyle kalın.
Her zaman…